Dünya 'dan Haberler 22

~ 02.07.2012, Ali ER ~

Malatya Erhaç üssünden kalkan RF-4 Phantom Keşif uçağı Suriye hava sahasını ihlal ettiği gerekçesi ile Suriye uçaksavarları tarafından düşürülmesi hafta boyunca gündemde yerini korudu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da beklenen açıklamasını yaptı. Başbakan’ın ana mesajı, Suriye’ye yönelik askeri angajman kurallarının değiştiği oldu;"Bundan böyle Suriye'den Türkiye sınırına yaklaşan her askeri unsur askeri tehdit olarak görülecek."  

Sonuç olarak; Suriye “Tehdit ülke” kategorisine yükseldi. İçeride PKK terör tehdidi yetmiyormuş gibi Türkiye, başta Suriye’den doğrudan tehdit olmak üzere İran’dan Rusya’dan Füze tehdidi ve İsrail ile Doğu Akdeniz’de Güney Kıbrıs’tan kaynaklanan risk ve tehditler sarmalı içine girmek üzere. Bu yaz beklenenden de daha sıcak geçeceğe benziyor. Türkiye’nin güvenliği bakımından en tehlikeli senaryo adım adım hayata geçiyor.
Geçen hafta içinde Rumlar İsrail ile Askeri İşbirliği Anlaşmasını Meclislerine sunarken aynı günlerde biz de Sudan'la Askeri İşbirliği anlaşmasını TBMM'ne sunuyoruz. Bir türlü anlayamadığımız "Stratejik Derinlik" çok derinlere dayanıyor olsa gerek ama yine de bu gelişme, "Herkes gider Mersine biz gideriz tersine" sözünü akla getiriyor…
Bu hafta Dünya’dan haberlere tırmanan Suriye Türkiye ilişkilerine ağırlık vererek göz atmaya başlayalım.
Dünya Türk jetinin vurulmasını böyle duyurdu
Dünya basını, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen güvenlik toplantısının ardından yapılan yazılı açıklamaya geniş yer ayırırken, aynı zamanda, Suriye tarafından yapılan açıklamalara da yer verdi. Türkiye'nin bu konuda nasıl bir yol izleyeceğinin, konuyu NATO'ya taşıyıp taşımayacağının henüz belli olmadığı belirtilen haberlerde, ancak bu son gelişmenin Suriye ile Türkiye arasında bozulan ilişkileri daha da kötüleştirileceği yorumları yapıldı.
'Uçağı vurduk, 10 km sonra düştü'
Suriye devlet ajansı SANA'da Suriyeli bir askeri sözcü, Suriye kara sularına 1 kilometre uzaklıkta uçaksavarlarla vurulan uçağın yanarak, sahilden 10 kilometre uzaklıkta denize düştüğünü açıkladı. 
AB: Endişeliyiz, itidalli olunmalı'
NATO toplantısı öncesi bugün AB dışişleri bakanları, Suriye gündemiyle Lüksemburg'da bir araya gelecek. Türk keşif uçağının Suriye tarafından düşürülmesinin de ele alınacağı toplantı öncesi açıklama yapan AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, "Endişeliyiz, itidalli olunmalı" çağrısı yaptı. 
'Türkiye haklarını saklı tutuyor'
Suriye gündemiyle toplanan AB dışişleri bakanları Türk askeri uçağını düşüren Suriye'yi kınadı. AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, Türk askeri uçağının düşürülmesi konusunda Türkiye'nin uluslararası haklarını saklı tuttuğunu söyledi.
Clinton: Küstahça ve kabul edilemez
Hillary Clinton, Türk askeri uçağının Suriye tarafından düşürülmesine ilişkin, ''ABD olarak, bu küstah ve kabul edilemez eylemi mümkün olan en güçlü şekilde kınadıklarını'' belirterek, ''Bu, Suriyeli yetkililerin, uluslararası normlar, insan hayatı, barış ve güvenliği duyarsızca hiçe saymasının diğer bir yansıması'' dedi. 
'Büyük endişeyle takip ediyoruz'
Belçika'nın başkenti Brüksel'deki NATO daimi temsilcileri toplantısı sonrasında açıklama yapan NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, Suriye'nin Türk askeri uçağını düşürmesinin kabul edilemez olduğunu, bunu en güçlü şekilde kınadıklarını söyledi.
Türkiye'den BM'ye "Suriye" mektubu
Türkiye, düşürülen Türk uçağı ile ilgili uluslararası girişimleri kapsamında Birleşmiş Milletler'e de bir mektup sundu. Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Ertuğrul Apakan, mektubunu Genel Sekreter Ban-ki Mun ve Güvenlik Konseyi Dönem Başkanı Çin'in daimi temsilcisine gönderdi. Mektupta, Türk uçağının silahsız ve tek başına uçtuğunu vurgulandı. Mektupta "Türkiye, uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarını saklı tutmaktadır. Saldırı Türkiye'nin ulusal güvenliğine karşı düşmanca bir harekettir. Şiddetle kınıyoruz" ifadeleri yer aldı.  Büyükelçi Apakan, mektubun BM Genel Kurulu ve BM Güvenlik Konseyi belgesi olarak da yayımlanmasını istedi. 
Rusya'dan ilk açıklama
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Türk jetinin düşürülmesinin provokasyon veya önceden planlanmış bir hareket olarak görülmemesi gerektiğini söyledi. Dışişleri Bakanlığı'nın internet sitesinde yayımlanan açıklamada, "Bu olayın bir provokasyon veya kasıtlı bir eylem olarak ele alınmamasının, bölgedeki durumun daha da istikrarsız hale gelmesinin engellenmesinin önemli olduğuna inanıyoruz" denildi.
Rusya'dan NATO'ya Türk jeti uyarısı
Rusya'nın NATO temsilcisi olması beklenen Gruşko, Rus RİA Novosti ajansına yaptığı açıklamada, "Türkiye'nin NATO'ya 4. Madde başvurusu Suriye çevresindeki gerginliğin artması olasılığı acısından son derece alarm verici" görüşünü savundu. Gruşko, Suriye krizine siyasi bir çözüm bulunması için uluslararası topluluğun her türlü çabayı harcaması gerektiğini de belirterek, "Süreç üzerindeki kontrol BM Güvenlik Konseyi'nde olmalı" diye konuştu.
ABD: Bu kasıtlı bir eylem                                                                            
ABD Savunma Bakanlığı sözcüsü George Little, Türk askeri uçağının Suriye tarafından düşürülmesini "küstahça ve kasıtlı" bir eylem olarak tanımladı.
ABD: Türkiye ölçülü yanıt Verdi
Suriye ile Türkiye arasındaki krizle ilgili ABD'den yeni bir açıklama daha geldi. ABD Başkanlık uçağında gazetecilere değerlendirmelerde bulunan Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney, "Türkiye'yi ölçülü yanıtlarından dolayı takdir ediyoruz" dedi.
Dünya Erdoğan'ı 'canlı' izledi
Dünya basını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın AK Parti Grup Toplantısı'ndaki konuşmasını flaş haber olarak verdi. Haberlerde, herhangi bir sınır ihlalinde, Erdoğan'ın Suriye hedeflerini vurması için Türk ordusuna talimat verdiği belirtildi. İngiliz yayın kuruluşu BBC, "Bundan böyle Suriye'den Türkiye sınırına yaklaşan her askeri unsurun askeri tehdit olarak görüleceği" sözlerine yer verdi. Haberde, NATO'nun da, Suriye'yi Türk jetini düşürmesi nedeniyle şiddetle kınadığı ve Türkiye'ye güçlü dayanışma içinde olduğunu belirttiği vurgulandı.
Suriye artık 'düşman' ülke
Suriye’nin Türk Silahlı Kuvvetlerine ait keşif uçağını düşürmesi üzerine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan beklenen açıklamasını yaptı. Başbakan’ın ana mesajı, Suriye’ye yönelik askeri angajman kurallarının değiştiği oldu.
Peki bu ne anlama geliyor? İşin özeti şu; Suriye şimdiye kadar Türkiye açısından “iyi niyetli, dost ülke” olarak görülüyordu. Oysa artık Suriye, Türkiye açısından “ulusal tehdit”, yani “düşman” ülke konumunda. 
NATO, Türkiye-Suriye krizinde sadece “danışman”
CNN’den Elise Labott’a konuşan diplomatlar, 5. maddenin uygulanması için bunun iyi bir fırsat olduğunu ama Suriye ile savaşa niyetli olmadıkları için bunu düşünmediklerini açıkladı.
'Büyük endişeyle takip ediyoruz'
Türk askeri keşif uçağının Suriye tarafından düşürülmesi sonrasında Ankara'nın çağrısıyla NATO daimi temsilcileri Brüksel'de toplandı. Görüşme sonrası basın toplantısı düzenleyen NATO Genel Sekreteri Rasmussen, NATO'nun büyük bir endişeyle olayı takip ettiğini söyleyerek, "Biz bu olayı kabul edilemez buluyoruz ve en güçlü şekilde kınıyoruz" dedi.
5. madde gündeme gelmedi
Rasmussen bir soru üzerine 5. maddenin görüşülmediğini, toplantının 4. madde çerçevesinde yapıldığını açıkladı. Genel Sekreter ayrıca, toplantıda mütefiklerin Türkiye'ye güçlü bir destek verdiklerinin ve dayanışma içinde olduklarını belirtti. NATO Genel Sekreteri, Suriye'nin benzer bir saldırı yapması durumunda neler yapılacağı yönündeki soruları ise "Suriye'nin gelecekte bu tür olaylardan kaçınmak için gereken önlemleri almasını bekliyorum. Eğer benzer bir olay gerçekleşirse müttefikler gelişmelerden haberdar edilecek, durum dikkatle takip edilecek ve gerekli istişarelerde bulunacak" sözleriyle yanıtladı.
ABD’nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone: "Suriye'de amacımız şiddeti durdurmak"
Suriye ile ilgili sorulara cevap veren Ricciardone, şöyle konuştu: "Suriye’de yaşananlar çok acı. Türk ve Amerikan halkı da aynı acıyı hissetmekte, oradaki durum kabul edilemez. Hiç kimse savaşın çözüm olduğunu düşünmüyor. Çünkü biz savaşın çözüm olmadığını düşünüyoruz ve Türkiye’nin de öyle düşündüğünü sanıyoruz. Türk ve bizim hükümetimiz sanıyorum aynı düşüncedeler. Suriye’de barışın oluşmasını istiyoruz. Bunun uzun bir zaman alabileceğini de düşünüyoruz.
'Suriye'ye askeri müdahale riskli'
Amerikan düşünce kuruluşu Center for Strategic and International Studies, Suriye'ye bir askeri müdahalenin riskli olacağı yönünde bir rapor yayınladı.
Ankara'ya en sert eleştiri İngiliz medyasından!
İngiltere'de yayınlanan Guardian gazetesi Suriye krizinin Türkiye'nin bölgede süper güç olma çabalarında "zayıf ve akılsız" bir yol sergilediğini ileri sürdü. Guardian gazetesinden Simon Tisdall bugünkü yazısında; Türkiye ile Suriye arasında yaşanan krizin ardından “ Türkiye gerçek arkadaşlarının kim olduğunu öğreniyor” başlığını kullanarak “Suriye krizi, Ankara’nın bölgesel süper bir güç olmak için girişimlerinin akılsızlığını ve zayıflığını ortaya çıkardı” görüşünü savundu.
ABD: Türk jetini uçaksavar düşürdü
ABD istihbaratı, Suriye tarafından vurulan Türk keşif uçağının, muhtemelen Suriye hava sahası içinde, kıyıya konuşlandırılmış bir uçak savar tarafından vurulmuş olduğunu öne sürdü. Söz konusu iddia, Wall Street Journal’a adının açıklanmaması şartıyla açıklama yapan bir ABD’li yetkili tarafından ortaya atıldı. ABD, uçağın, Suriye savunmasını test etmek için görevlendirildiğine inanıyor.
Genelkurmay'dan WSJ'nin iddialarına yanıt
Genelkurmay, Amerikan Wall Street Journal gazetesinin 'Türk jetinin Suriye kara sularında düşürüldüğü' iddiasını yalanladı. Açıklamada uçağın "tanıtma sistemleri açık, tek ve silahsız olduğu" vurgulandı.
Erdoğan’dan WSJ’a: Namert!
“Türk uçağı Suriye hava sularında vuruldu” diye yazan Wall Street Journal gazetesine tepki gösteren Başbakan Erdoğan, “Güvenilir kaynaklar diyorlar, kimmiş bu kaynak? Eğer dürüstsen, samimiysen açıkla. Mert değil, namert yaklaşımla bunu yapıyorlar” dedi.
"Suriye dünyaya gözdağı verdi"
Rusya'nın Sesi'ne konuşan Rus savunma analisti Dr. Alexander Khramchikhin, "Suriye, Türk uçağını düşürerek kendisine karışılmasının güçlü bir askeri yanıt tetikleyeceğini dünyaya gösterdi" dedi. Radyo, uluslararası gözlemcilere dayanarak "Suriye'deki kriz uluslararasılaştırılmak üzere ve bu kriz, Libya'da sahnelenen senaryoyu izlemeye bile zorlanabilir" yorumunu yaptı. Rusya Bilimler Akademisi Şark Etütleri Enstitüsü Başkanı Prof. Vitaly Naumkin ise, "Geçen hafta ABD askerleri Amerikan, Avrupalı, Arap ve Türklerin muhalefeti birleştirmeye yönelik çabalarının başarısızlıkla sonuçlandığını kabul ettiklerini belirttiler" şeklinde konuştu.
Rusya'nın Sesi'ne konuşan Rus savunma analisti Dr. Alexander Khramchikhin de, NATO Genel Sekreteri Rasmussen'in açıklamasının NATO'nun Suriye ile savaşma gibi bir planının olmadığını teyit ettiğini öne sürdü. Kharamchikhin "Suriye Türk uçağını düşürerek kendisine karışılmasının güçlü bir askeri yanıt tetikleyeceğini dünyaya gösterdi. Talihsiz uçağı düşürürken bilerek hareket ettiğine inanıyorum. Askeri kırılganlık testinden başarıyla geçti" yorumunu yaptı.
‘Batı Suriye’yi Esad’ın ellerine bırakabilir’
Independent gazetesinin Robert Fisk imzalı özel haberinde Batı’ya petrol akışını Rusya’ya bağlı kalmadan güvence altına alma endişesinin, Esad’a zaman kazandırabileceğini belirtiyor. Independent ismini açıklamadığı kaynağın “Amerikalılar, Ruslar ve Avrupalılar İran ve Suudi Arabistan’ın hem Lübnan hem de Irak’taki politik tavizlerine karşılık Esad’ın iki sene daha Suriye liderliğinde kalmasına izin verecek bir başka anlaşma daha hazırlıyor” ifadelerini aktarıyor.
Esad konuştu!
Esad, ''Suriye'nin kelimenin tam anlamıyla bir savaş durumu yaşadığını'' ifade ederek, savaş durumunda tüm politikaların, yönelimlerin, sektörlerin ve olanakların zafer sağlama yönünde olması gerektiğini belirtti.
Esad'dan Türkiye'ye soğuk, İran'a sıcak mesajlar
Ankara 'nın politikalarıyla Türk halkının Suriye hakkındaki olumlu görüşlerinin uyumlu olmadığını da öne süren Esad, İran ’a da sıcak mesajlar verdi.
Esad: Dış müdahale beklemiyorum
Önemli açıklamalarda bulunan Esad, "Askeri müdahale öngörmüyorum. Libya tipi operasyon mümkün değil" dedi. Operasyonların durmayacağı mesajını veren Esad, "Reformları yapıyoruz ancak, teröristler ve destekçileri için yaptığımız reformun bir önemi yok. Binlerce hayatı korumak için teröristleri yok edeceğiz" diye konuştu.
Suriye'den 342 sığınmacı daha geldi
Suriye'de dün aralalarında 1 generalin de bulunduğu 33'ü asker 150 kişinin Türkiye'ye sığınmasının ardından bugün de 342 Suriyeli sınırı geçerek Hatay'a geldi.
Suriye: Uçak askeri keşif amaçlıydı
Suriye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Cihad Makdisi, "Bize göre hava sahamızın içinde meçhul bir şey vardı ve hava savunmamız vurdu. Türk uçağı olduğunu daha sonra anladık" dedi. Makdisi, Suriye'nin egemenlik haklarını savunduğunu belirtti. Suriye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, düşürülen Türk uçağının askeri amaçlı olduğu ve keşif için bölgede bulunduğunu de söyledi. 
"Türkiye’nin de NATO’nun da müdahale olasılığı zayıf"
Olayla ilgili önce Türkiye’nin konuşmasını bekleyen Suriyeli yetkililer de o saatten itibaren üç resmi açıklama yaptı. Açıklamaların ortak noktaları şunlardı: Suriye, Türkiye’ye düşman değil. Olay bir kaza. Uçak vurulduktan sonra Türk olduğu anlaşıldı. Kayıp pilotlar elbirliğiyle aranıyor. Yani Türkiye’ye tansiyonu düşürmeye yönelik mesajlar gönderdi.
Suriye helikopteri yaklaştı, F-16’lar havalandı
Genelkurmay Başkanlığı, Suriye’den yaklaşan helikopterler nedeniyle Türk F-16’ların kontrol uçuşu yaptığını açıkladı. Olayın 30 Haziran tarihinde gerçekleştiği bildirildi. Açıklamada şöyle denildi:
“Suriye'ye ait 1XMI-17 tipi helikopterin, Hatay güneyinde, Suriye hava sahasında uçarken, Türkiye sınırına 4 mile kadar yaklaşması üzerine, İncirlik'te bulunan 2XF-16 "Scramble kolu" 09.12-10.39 saatleri arasında, Adana-Hatay üzerinde kontrol amaçlı devriye uçuşu icra etmiştir. Suriye'ye ait 1XMI-8 tipi helikopterin, Hatay güneyinde ve Suriye hava sahasında uçarken Türkiye sınırına 4 mile kadar yaklaşması üzerine İncirlik'te bulunan 2XF-16 "Scramble kolu" 15.05-16.58 saatleri arasında, Adana- Kilis üzerinde kontrol amaçlı devriye uçuşu icra etmiştir. Suriye'ye ait 1XMI-8 tipi helikopterin, Mardin güneyinde, Suriye hava sahasında sınır bölgesine yakın uçuş yapması üzerine, Batman'da bulunan 2XF-16 "Scramble kolu" 18.05-20.10 saatleri arasında, Batman-Diyarbakır üzerinde kontrol amaçlı devriye uçuşu icra etmiştir. Hava sahası ihlali olmamıştır.”
Suriye ordusunda toplu firar
Suriye ordusundan firar eden 1 general, 2 albay, 2 binbaşı, 1 üsteğmen ve 33 asker, gece sınırı geçerek Hatay'ın Reyhanlı ilçesine bağlı Kavalcık, Kuşaklı ve Bükülmez köylerine ulaştı. 
Bir tek İran'ı çağırmadı
BM ve Arap Birliği Suriye Özel temsilcisi Kofi Annan cumartesi günü Cenevre'de dışişleri bakanları düzeyinde gerçekleştirilecek Suriye toplantısına Türkiye dahil tüm güçlü ülkeleri çağırdı. Rusya'nın baskısına rağmen Annan, İran'ı davet etmedi.
Ban: Annan'ın çalışmalarını destekliyorum
Ban, BM-Arap Birliği Suriye Özel Temsilcisi Kofi Annan'ın çalışmalarını tamamen desteklediğini belirtti. Annan'ın son derece karmaşık ve zor bir görev üstlendiğini ve bu yüzden de Annan'ın yürüttüğü “diplomasiyi ve azmini” takdir ettiğini ifade eden Ban, 30 Haziran'da Cenevre'deki toplantıda ilerleme sağlanmasını arzu ettiğini belirtti. Ban, “Suriye için toplanan Eylem Grubu'nun, krizin üstesinden gelmek için harcadığımız ortak çabalarımızda bir dönüm noktası olmasını samimi şekilde arzuluyorum” dedi.
'Suriye'ye dış müdahaleyi desteklemeyiz'
BM ve Arap Birliği Suriye Özel temsilcisi Kofi Annan'ın çağrısı üzerine Cenevre'de yapılacak Suriye toplantısı öncesi açıklama yapan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Suriye'ye herhangi bir dış müdahaleyi desteklemeyeceklerini söyledi.
Esad'ın kaderini belirleyecek yol haritası
Hafta sonu yapılacak kritik Suriye toplantısında bunlar konuşulacak. * Suriye’deki çatışma sadece barışçıl diyalog ve müzakere ile çözülür. *Suriye’de ortak geleceğin barışçıl yollarla gerçekleşeceği tüm taraflar için garantilenirse çatışma durur.
Esad'a ne olacağı belirsiz
İsviçre'nin Cenevre kentinde gerçekleştirilen Suriye konulu uluslararası toplantıdan barış anlaşması kararı çıktı. Ancak dünya liderleri Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın akıbeti hakkında uzlaşamadı. Suriyeli muhalifler ise barış planını reddetti.
BM ve Arap Birliği'nin Suriye Özel Temsilcisi Kofi Annan'ın çağrısıyla Cenevre'de bir araya gelen BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleri ile Irak, Kuveyt, Katar ve Türkiye'nin dışişleri bakanları barış anlaşması üzerinde mutabık kalırken, Esad'ın gidip gitmeyeceği konusunda fikir birliği sağlanamadı.
 Suriye'de son plan da işe yaramadı
Clinton dün Cenevre'de belirlenen son anlaşmanın da uzlaşma sağlamamasından dolayı Suriye'de başarılı olacaklarının garanti olmadığını belirtti. Birleşmiş Milletler'in Suriye'de geçici hükümet kurulmasıyla ilgili son planı, geçici hükümetin Esad'ı dışlamadığı gerekçesiyle Esad muhalifleri tarafından reddedildi. Bu son planın da işe yaramaması üzerine CNN'in haberine göre ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, yeni bir uluslararası anlaşmanın Suriye'deki krizi çözebileceğinin garantisi olmadığını belirtti ve "Suriye'de başarılı olacağımızdan şüphe duyuyorum ve bunu söylemekten nefret ediyorum" dedi. 
‘Türkiye tampon bölge istedi’
Son günlerde Suriye sınır bölgesindeki sevkiyat ve hareketliliğin sır perdesi aralandı. Sınır bölgesine taşınan zırhlı ve füze bataryalarının daha önce uzun süre tartışması yapılan ‘uçuşa yasak bölge’ (tampon bölge) hazırlığı olduğu anlaşıldı.
'İsrail dışında herkesle dost olacağız'
Irak'ın hiçbir devletle etnik, mezhepsel ya da ırksal sorunu bulunmadığını söyleyen Irak Başbakanı Nuri el-Maliki, İsrail dışında tüm ülkelerle ilişkileri güçlendirmek istediklerini söyledi.
İran'a petrol ambargosu başladı
AB üyelerinin İran'a kademeli petrol ambargosu, 1 Temmuz'dan itibaren tamamen yürürlüğe girdi.Tahran yönetimini nükleer müzakerelerde uzlaşmaya zorlama amaçlı yaptırım, ambargo öncesinde petrol ihracatının yüzde 20'sini Yunanistanİtalya ve İspanya başta olmak üzere AB üyelerine gerçekleştiren İran'ı önemli bir gelirden mahrum bırakacak.
Uluslararası Enerji Ajansı'na göre ham petrol ihracatı bu yıl yüzde 40 gerileyen İran, bir yandan AB ambargosu nedeniyle uğradığı gelir kaybını Asya ülkelerine yönelerek kısmen telafi etmeyi hedeflerken, diğer yandan ambargocu ülkeleri cezalandırmak için OPEC üyelerine üretimi artırmamaları konusunda baskı yapıyor.
İran'a petrol yaptırımı Asya'ya uzandı
Avrupa Birliği'nin İran'a yönelik yaptırımları Avrupa sınırlarını aştı, Asya'ya kadar dayandı. Daha önce İran'dan petrol alımını azaltan Güney Kore ithalatı tamamen durdurdu. Sebep, 1 Temmuz itibarıyla yürürlüğe girecek Avrupa yaptırımları kapsamında İran petrolünü taşıyan gemilere uygulanan sigorta ambargosu.
İran petrolünün en büyük 5 alıcısından biriydi Güney Kore... Amerikan yaptırımlarının etkisiyle, son 1 senede ihracatını yüzde 40 azalttı. Ama 1 Temmuz itibariyle İran'dan petrol alımını tamamen askıya alıyor.
İran füze deneyecek
İran Devrim Muhafızları, "Kıym" ve "Fars Körfezi" adlı yeni füzelerini ilk kez atacağı, balistik füze tatbikatı yapacak. İran, 3 gün sürecek tatbikatta bomba taşıyan insansız hava araçlarını da deneyecek.
İran'dan AB'ye 'nükleer' mektup
BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleri ile Almanya'nın oluşturduğu 5 artı 1 ülkeleriyle nükleer görüşmeler yapan İran, AB'ye mektup göndererek, müzakereleri olumsuz etkileyecek eylemlerden kaçınılmasını istedi.
İran ile BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleri ve Almanya'nın oluşturduğu 5 artı 1 ülkeleri arasındaki nükleer görüşmeler önümüzdeki ay yeniden İstanbul'da yapılacak. Müzakereler öncesi Avrupa Birliği'ne bir mektup yazan Tahran, görüşmeleri olumsuz etkileyecek eylemlerden kaçınılmasını istedi.
Çin'in mistik ejderhası 7 bin metreye daldı
Çin'in mistik deniz ejderhası (Ciaolong), Mariana çukurunda 7 bin 20 metreye insanlı dalış yaparak rekor kırdı. Ulusal basındaki haberlere göre, Çin'in okyanusun derinliklerinde insanlı keşif kabiliyetine ulaştığı belirtildi.
Dünyada 90 civarındaki insanlı denizaltının sadece 12'si 1000 metreye dalış yapabiliyor ve birkaçı bu seviyenin altına inebiliyor.Ciaolong'un baş tasarım yardımcısı Sui Veyçıng, Ciaolong'un 7 bin metreye dalışının kendilerini daha emin hale getirdiğini ve bir gün 11 bin metrede serbestçe seyir yapabileceklerini ifade etti.
ABD Kongresi'nde 'itaatsizlik' krizi
ABD Temsilciler Meclisi, ABD Adalet Bakanı Eric Holder'ı, Meksika sınırında silah kaçakçılığını takip altına almak için yürütülen, ancak başarısızlıkla sonuçlanan ''Hızlı ve Öfkeli'' operasyonuyla ilgili talep edilen belgeleri kendileriyle paylaşmadığı gerekçesiyle ''Kongre'ye itaatsizlikle'' suçladı.
'Dişleri ve tırnakları sökülmüş aslan'
Taraftarları ondan mucize bekliyor. Batı ülkeleri ve İsrail başta olmak üzere dünyadaki birçok ülke ona kuşkuyla yaklaşıyor. Mısır'daki iktidar kavgalarını yakından izleyen siyaset uzmanları ise, onu "dişleri ve tırnakları sökülmüş bir aslan"a benzetiyor. Bahsettiğimiz kişi, Mısır'da İslamcı Müslüman Kardeşler hareketinin 84 yıllık hayalini gerçekleştiren yeni cumhurbaşkanı Muhammed Mursi.
Putin İsrail'de
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin,Suriye krizi ve İran'ın nükleer faaliyetleri nedeniyle çalkantılı bir süreçten geçen Ortadoğu turunda.İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres tarafından karşılanan Putin, ilk olarak Kızıl Ordu'nun Nazi Almanyası karşısındaki zaferini simgeleyen anıtın açılışına katıldı.
Burada konuşan Putin, bu tür olayların tekrar yaşanmaması ve tarihi gerçeklerin saptırılmaması için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi. İsrail Cumhurbaşkanı Peres de Nazizim'i yenen Rusya'nın bu tür tehditlerin tekrarlanmasına izin vermeyeceğine inandığını belirtti. Peres ayrıca, "RusyaSuriye'deki katliamın sona ermesini sağlayabilir" dedi. Ortadoğu turunda Putin'e, Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da eşlik ediyor.
ABD ile İsrail arasına ortak tatbikat
ABD ve İsrail'in Ekim ayında büyük bir füze savunma tatbikatı düzenleyeceği bildirildi. Amerikan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Martin Dempsey, Savunma Bakanlığı Pentagon'da gazetecilere yaptığı açıklamada, daha önce ertelenen Austere Challange 12 tatbikatının Ekim'de yapılmasının beklendiğini söyledi.
Tatbikat, İsrail ve Amerikan hava savunma sistemlerinin füze ve roketlere karşı test edilmesini amaçlıyor. Nisan ayında yapılması planlanan Austere Challenge 12, İsrail'in nükleer programı nedeniyle İran'a saldıracağı haberlerinin yoğunlaştığı bir dönemde ertelenmişti.
Rum-İsrail askeri anlaşması!
Kıbrıs Rum yönetimi Savunma Bakanlığı, Güney Kıbrıs ile İsrailarasında, teçhizat ve teknoloji takası ve satışıyla askeri ve savunma konularındaki gizli bilgilerin teatisini de kapsayan askeri ve savunma programlarında işbirliği anlaşmasını Rum meclisinin onayına sundu. Rum meclisinin onayına dün sunulan ve bilgilerin karşılıklı korunmasını tesis eden anlaşma, Rum Savunma Bakanı Dimitris İliadis'in Tel Aviv ziyareti sırasında, 9 Ocak 2012'de imzalanmıştı.
Fileleftheros gazetesi, yürürlüğe konulması için Rum meclisi tarafından onanması gereken anlaşmanın içeriğiyle ilgili şu bilgileri verdi:
"Askeri veya savunma konularında işbirliği ve gizli bilgilerin teatisi. Gizli bilgiler iki taraf arasında, tarafların herhangi bir temsilcisi, memuru veya danışmanı (özel veya kamu) tarafından iletilecek. Taraflardan biri, kendi hükümranlığı dışında gizli bilgiler kullanmak istemesi halinde, böyle bir bilginin iletilmesi veya kullanılması gönderici taraf ile önceden yapılacak eşgüdüme bağlı olması öngörülüyor.
Savunma ve askeri konularda teçhizat ve teknoloji satışı ve teatisi. Anlaşma, askeri ve savunma konularında işbirliği çerçevesinde, gizli bilgilere erişimde güvenlik denetimi ve ortak gizli çalışmaların yapıldığı binalara yerinde ziyaret de öngörüyor.
CHP'den Sudan'la Yapılan Askeri İşbirliği Anlaşmasına Tepki
CHP İstanbul Milletvekili Osman Korutürk, Sudan'la askeri alanda yapılan işbirliği anlaşmasının, Türkiye'yi, Sudan'daki katliamlara ortak edeceğini öne sürdü.
TBMM'de basın toplantısı düzenleyen CHP İstanbul Milletvekili Korutürk, CHP, hükümetin Suriye politikasını eleştirdiğinde hükümet yetkililerinin, 'Suriye'de kan dökülüyor, kayıtsız kalamayız' dediklerini hatırlattı. Sudan'da 2003'ten beri katliamların sürdüğüne işaret eden Korutürk, önceki gün Dışişleri Komisyonu'nda Sudan ile askeri alanda eğitim, teknik ve bilimsel işbirliği anlaşmasının onaylanmasının uygun bulunduğuna dair tasarının kabul edildiğine işaret etti. Korutürk'ün düzenlediği basın toplantısına TBMM Dışişleri Komisyonu'nun CHP'li üyeleri de katıldı.
Euro Bölgesi kurtarma paketinde anlaştı
AB devlet ve hükümet başkanları, ekonomik büyümenin teşvik edilmesi için acil olarak 120 milyar avro kaynak bulunması konusunda uzlaştı. Euro Bölgesi'ndeki ekonomik gerilemeden en kötü şekilde etkilenen ülkelerin nasıl canlandırılabileceği konusunda birbirinden farklı fikirler ortaya atılırken, AB liderleri borç krizinin nasıl hafifletileceğini görüşüyor.
Türkçe AB’ye Rumlarla girdi
1 Temmuz itibariyle AB dönem başkanlığını devralmaya hazırlanan Kıbrıs Rum Yönetimi, başkanlığın resmi sitesinde, AB’nin resmi dilleri arasında yer almamasına rağmen Türkçeye de yer verdi.
'AB başkanlığı bize bir gömlek büyük'
AB dönem başkanlığını 1 Temmuz'da devralmaya hazırlanan Güney Kıbrıs Rum Kesimi, başkanlığı bütünüyle üstlenemeyeceğini açıklayarak, AB kurumlarından istisna talep etti. Rum Kesiminin 31 Aralık tarihine kadar 700'den fazla toplantıya başkanlık etmesi bekleniyordu ancak Rum yönetimi ormancılık, tarım, gıda ve uluslararası çevre konularındaki toplantılara başkanlık edemeyeceğini belirtti.
Komşu'da Bahçeli kavgası
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, Balkanlar turu çerçevesindeki Yunanistan ziyareti olaylı geçti. Bahçeli'nin, gezisinin ikinci gününde Selanik'e gelmesi, Bahçeli ırkçı Altın Şafak partisi üyeleri ve Kıbrıslı Rumlar tarafından protesto edildi.
Financial Times’tan Türkiye özel dosyası
Özel dosyanın Daniel Dombey imzalı manşetinde "Yükselen Güç, Artan Sorunlar" başlığıyla Erdoğan yönetimindeki Türkiye'nin parlayan profilinin yanı sıra asker-sivil ilişkileriyle, hak ve özgürlükler tartışmalarına kadar pek çok konuya, Başbakan'ın politik hırsları ve hedefleri çerçevesinde değiniyor. Dombey, Erdoğan'ın Atatürk'ten sonra Türkiye'nin başına gelen en güçlü politik karakter olduğuna sıklıkla vurgu yapıyor. 2009'daki İsviçre'deki zirve sırasında, İsrail Devlet Başkanı Şimon Peres'le girdiği tartışmanın ardından Davos'a bir daha dönmeyeceğine yemin eden Erdoğan'ın bugün Davos'u ayaklarına getirdiğini yazıyor. Türkiye'de Erdoğan'ın pek çok kurulu düzene meydan okuduğu iddia edilen haberde, başbakanın karşısındaki esas zorluğun Fethullah Gülen cemaati olduğu ifade ediliyor.
Ülkemiz ve halkımız için daha iç açıcı bir Dünya gündeminde görüşmek umuduyla saygılarımızı sunarız.
 
Hits: 24953