"Kuvâyi Milliye şehitleri, satıldık uyanın!"

~ 30.10.2012, Atilla AKAR ~

Büyük şair Nazım Hikmet, “Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri, mezardan çıkmanın vaktidir!” diye seslenir ve şöyle devam eder; “Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri/ Sakarya'da, İnönü'nde, Afyon'dakiler/ Dumlupınar'dakiler de elbet/ ve de Aydın'da, Antep'te vurulup düşenler/ siz toprak altında ulu köklerimizsiniz/yatarsınız al kanlar içinde./ Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri/ siz toprak altında derin uykudayken/ düşmanı çağırdılar/ satıldık, uyanın!/ Biz toprak üstünde derin uykulardayız/ kalkıp uyandırın bizi!/ uyandırın bizi!..”
 
Tam cumhuriyetin “Siyasal geleceği”nin tartışıldığı şu günlerde aklıma geldi. (Geçenlerde Caner Taşpınar arkadaşımızda konuyu haberleştirmişti.) CHP Hatay Milletvekili M. Ali Edipoğlu’nun açıklamalarına göre “Hatay’a tuhaf bir yabancı ilgisi” vardı. Ardından bu konuda başka haberlerde adeta sıraya dizildi. 
 
İşte bu noktada düşündüm ki “Cumhuriyetiniz”in olabilmesi için bile önce size ait bir “Toprak” ya da daha manevi ifadesiyle “Vatan” gerekiyor. Gerçi harita üzerinde bu var. Lakin anlaşılan şimdi vatanın bir kısmı tehlikede!
 
Neyse, uzatmayayım farkında mısınız bilmem? Türkiye’de yabancılara mülk satışına sınır getiren “Mütekabiliyet” (Karşılıklılık) ilkesi geçtiğimiz Ağustos ayında kaldırıldı. Ve o günden bugüne (Sadece ilk 3 ay içinde) tam 1.1 milyon metrekare toprak yabancılara satılmış oldu. Sırada bekleyenler de var.
 
Özellikle yabancılara toprak satışının 2.5 hektardan 30 hektara çıkarılması ile birlikte Hatay toprakları da birilerinin cazibe alanına girmiş bulunuyor. Buna göre Hatay topraklarının yüzde 50’den fazlası yani yarısından çoğu yabancı kişilerin eline geçmiş oldu. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü'nün Ocak 2012 verilerine göre Hatay'da 1974 yabancıya, 1320 parselde toplam 3 milyon 722 bin 824 metrekare toprak satıldı. Hatay’ın 5 milyon 556 bin metrekare alana sahip olduğu düşünülürse tablo ortaya çıkıyor. Benzer bir durumun Urfa’da da yaşandığı söyleniyor. Konya’nın ise yüzde 7’si elden gitmiş durumda.
 
Bu arada daha da ilginç bir nokta Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın cevabı üzerine ortaya çıktı. Türkiye genelinde 2,8 milyon metrekare taşınmaza sahip olan Yunan uyrukluların en çok Bursa, İstanbul ve Manisa’da mülk edindikleri ortaya anlaşıldı. En yoğun talep ise Bursa’ya görünüyor. Nedenini bilemiyorum!

Söz konusu yasa öncesi bir ilin ancak 1000’de 10’u satılabilirken (Ya da yüzde 1’i) son yasaya göre “Bu oran Türkiye'nin yüzde 10'unu geçmez.” şeklinde değiştirildi. Birde Türk uyruklu kişiler üzerinden “Gizli alımlar” var. Bunların tam oranı ise bilinmiyor. (Stratejik alımlar!) Daha düne kadar GAP bölgesindeki toprak alımları hatırlansın!

Tabii AKP ve o zihniyetteki liberaller “Ne var canım bunda? Globalizm çağında bunlar gayet normal.” diye düşüne dursunlar gerçekte “Kazın ayağının öyle olmadığı” anlaşılıyor!

Bu durum ister istemez “Acaba 2. Filistin vakası mı yaşanıyor?” sorusunu akla getiriyor. Çünkü bu işler böyle başlar. Önce yüzde 10 dersin, sonra bir bakmışsın yüzde 100’ü elden gitmiş. (Tabii satılan kamu kurumlarını, bankalarımızı hatırlatmıyorum bile!) Bu yolla “Borç ödeme”yi hesaplayanların daha neleri satabileceklerini bilemiyorum!

“Vatan namustur, satılamaz!” diyenlerin “Çağa uyumsuz” olarak adlandırılmaları boşuna olmasa gerek. Kuvâyi Milliye şehitleri hakikaten uyanın!..

(Yurt Gazetesi)

Atilla AKAR | Tüm Yazıları
Hits: 1435