AKP Hükümeti suçüstü yakalandı!

~ 11.03.2012, Merdan YANARDAĞ ~

Wikileaks’den sonra ortaya çıkan Stratfor belgelerinde, Türkiye’nin ABD’nin teşvik ve isteğiyle Suriye’de iç savaş çıkarmak için harekete geçtiği ve bu ülke topraklarına özel birlikler yolladığı belirtiliyor. Stratfor, merkezi Amerika’da olan özel bir istihbarat şirketi. Bildiğiniz ticari bir şirket. Özel ordular kurulduğu gibi, özel istihbarat şirketleri de kuruluyor artık. Dünyada “Gölge CIA” olarak tanınıyor. Başta ABD Deniz Kuvvetleri ve CİA olmak üzere kendi ülkesinde ve dünyada birçok kuruluşa para karşılığı hizmet veriyor.

Bilindiği gibi, ABD Irak’ta da Blackwater isimli özel bir güvenlik şirketinden hizmet alıyor. İnanılır gibi değil ama bu şirketin paralı askerleri Amerikan Ordusu adına Irak’ın bazı bölgelerinde “işgal ve güvenlik hizmeti” veriyor.

Stratfor da böyle bir şirket. Blackwater’dan tek farkı istihbarat topluyor olması. Bu şirketin şifreleri de bilgisayar korsanları tarafından kırıldı ve yaklaşık 5 milyon yazışması ele geçirildi. Bu yazışmalar yine Wikileaks tarafından yayımlanmaya başladı.

İşte bu belgeler arasında beklendiği gibi doğrudan ya da dolaylı şekilde Türkiye’yi ilgilendiren çok sayıda yazışma bulunuyor. Bunlardan bir bölümünde, yukarıda da değindiğim gibi, Türkiye’nin Suriye’nin içişlerine müdahale ettiği, bu ülke topraklarına “özel birlikler” gönderdiği, muhalefet gruplarını desteklediği, onlara silah ve para yardımı yaptığı belirtiliyor. Türkiye’de kurulan kamplarda ise silahlı grupların eğitildiği ve bunların Suriye’ye geçirilerek eylemler yaptırıldığı ileri sürülüyor.

Durum böyle olmasına karşın, Türkiye Dışişleri Bakanlığı konu hakkında bugüne kadar bir açıklama yapmadı. Nereden bakarsanız bakın akıl alacak bir durum değil. Normal şartlar altında böyle bir belge ortaya çıktığında en geç bir gün içinde açıklama yapılır. Diplomatik gereklilik, kurallar ve gelenek böyledir.

Bu bir kabuldür. AKP Hükümeti  ABD ve Batı’nın istekleri doğrultusunda Suriye’de karışıklık çıkarmaya çalıştığını, bu ülkede silahlı grupları desteklediğini, donattığını ve bütün bölgeyi kana bulayacak bir iç savaş kışkırtıcılığı yaptığını dolayımı olarak kabul etmektedir.

Suriye’ye yönelik bir askeri müdahale, İran, Rusya ve İsrail’in de içinde yer alacağı  bölgesel bir savaş demektir. Bu ülke çocuklarının kanını ABD ve Batı’nın çıkarları uğruna dökmek anlamına gelmektedir.

Öyle anlaşılmaktadır ki, AKP, kendisini iktidara getiren ve orada kalmasını sağlayan güçlere bu desteğin bedelini ödemektedir. Bu bir “suçüstü” halidir.

Daha da kötüsü AKP, bir mahalle kabadayısı üslubuyla adeta, “Evet, bütün bunları yapıyorum, ne olmuş yani” demektedir. Ortak bir ahlak zemini hızla yitirilmektedir.

Başbakanlık ve Türkiye Dışişleri Bakanlığı en kısa süre içinde bir açıklama yapmalıdır.

***

Wikileaks’in daha önce yayımladığı belgeler arasında Türkiye’deki “Ergenekon” ve “Balyoz” davalarına da ışık tutacak çok çarpıcı bilgiler yer alıyordu. Bu belgeler de ABD’nin AKP’ye verdiği ve herkes tarafından bilinen siyasal desteği ortaya koyuyordu. Öyle ki, AKP’nin ABD yönetimi ile utanç verici bir işbirlikçilik içinde olduğu hiçbir tartışmaya yer bırakmayacak şekilde gözler önüne seriliyordu.

Erdoğan Hükümeti bu belgeler karşısında da hiçbir açıklama yapmadı.

Wikileaks’in yayımladığı belgeler arasında; dönemin ABD Ankara Büyükelçisi Robert Pearson’un 22 Mart 2003 tarihinde Washington’a çektiği 7 sayfalık kripto (gizli yazışma) en çarpıcı bölümü oluşturuyordu. Türkiye’nin yakın siyasal tarihinin önemli dokümanları içinde yer alacağı kesin olan bu belgede, daha sonra “Ergenekon” ve “Balyoz” davalarında tutuklanacak subaylar hakkında ilginç değerlendirmeler yapılıyordu. Bu değerlendirmeler, adı geçen subayların kontrgerilla faaliyetleri ya da darbe hazırlıkları nedeniyle değil, ABD’nin bölge politikalarına ve AKP Hükümeti’nin uygulamalarına karşı olmaları nedeniyle yargılandıklarını bütün açıklığıyla ortaya koyuyordu.

ABD’nin Ankara Büyükelçisi Robert Pearson’un Washington’a çektiği 7 sayfalık telgrafta tarihi nitelikteki bir bölüm yer alıyordu. (Bu bölüm, belgeleri yayınlayan Taraf Gazetesi tarafından sansür edilmişti.) Bu bölüm şöyle:

“... (Türk generaller) AKP’den seçilmiş Tayyip Erdoğan’ın davranışlarından büyük rahatsızlık duymaktadır. Erdoğan güçlü bir müttefiğimizdir. Generallerin bu tutumu Amerikan menfaatlerinin korunması açısından engelleyicidir.

“Orgeneral Hilmi Özkök’ün sadakatli duruşu sahiplenilmelidir. Muhalif orgeneraller, Orgeneral Hilmi Özkök’ün çizgisine itiraz etmektedirler... Erdoğan kendisine desteğin devamı halinde ABD’nin bir müttefiği olarak Ortadoğu ve Irak dahil olmak üzere Türk hava sahasını, kara ve demiryolları ile Mersin ve İskenderun limanlarını kullanımımıza açacağını taahhüt etmektedir...

“Ancak Türk ordusundaki üst rütbeli subaylar tarafından sürekli engellenmek istenmekteyiz.

Amerikan menfaatlerine karşı çıkan Org. Aytaç Yalman, Org. Şener Eruygur, Org. Çetin Doğan, Org. Hurşit Tolon, Org. Fevzi Türkeri, Org. Tuncer Kılıç, Org. Yaşar Büyükanıt, Genelkurmay Başkanı Org. Hilmi Özkök’ün emir ve talimatlarına uymadıkları gibi her an muhtıra verebilirler.

“Bu bakımdan değerlendirildiğinde güçlü bir medya grubunun oluşturulmasına acilen ihtiyaç duyulmaktadır. Bu konu Recep Tayyip Erdoğan ile paylaşılmış olup gereğinin değerlendirileceği hakkında olumlu değerlendirmelerin yapıldığı ve yapılacağı teyidi alınmıştır.”

Yukarıda yer verdiğim bu Wikileaks belgesi üç gerçeği bütün açıklığıyla ortaya koyuyor:

Birincisi; ABD, kirli bir pazarlık sonucu AKP iktidarına stratejik destek vermektedir. Ergenekon soruşturmasının bir ABD-AKP-Cemaat projesi olarak örtülü bir darbe süreci olduğu bu yazışma sonucu belgelenmektedir.

İkincisi; Ergenekon ve Balyoz davalarında yargılanan subaylar, ABD’ye ve AKP siyasetlerine çeşitli konularda itiraz ettikleri için soruşturma kapsamına alınmıştır. Belgede adı geçenlerin tek istisnası Genelkurmay eski Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’tır.

Üçüncüsü; AKP ve ABD yanlısı “güçlü bir medya grubu” oluşturulması yönündeki taleptir. Belgede yer alan bu talebin, 2012 Türkiye’sinde medya ortamına bakıldığında büyük ölçüde gerçekleştirildiği görülecektir.

(Yurt Gazetesi)

Merdan YANARDAĞ | Tüm Yazıları
Hits: 1621