Paralel işler

~ 14.07.2014, Hüsnü MAHALLİ ~

'Arap Baharı' öncesinde Batı medyası tüm Arap ve Müslüman ülkeler ile ilişkisi iyi olan Başbakan Erdoğan'ın yeni heveslere kapılarak Osmanlı anılarını canlandırmak istediğini yazıyordu.
'Arap Baharı' sürecinde ve İslamcıların Tunus, Libya, Fas ve Mısır'da iktidara gelmesi Erdoğan'ın bu hevesini doruğa çıkarttı. Yine Batı'nın deyimi ile 'Erdoğan Sünni âlemin sultanı olmak istiyordu'. Durum böyle olunca Erdoğan Suriye olayında başından beri mezhepsel yaklaşım içinde oldu ve  hep 'Alevilik ve Şiilik' vurgusu yaptı.
Ama olmadı.
Çünkü Şii İran, Maliki ve Hizbullah'ın yanı sıra 'gavur' Rus ve Çinlilerin desteğini alan 'Alevi' Esad'a bağlı %85'i Sünni olan Suriye ordusu direndi. Esad direnince laik Sisi, Müslüman Kardeş Mursi'yi devirdi.
Erdoğan'ın ideolojik planının iki temel direği çökmüştü:
Suriye ve Mısır.
Boşuna koymamıştı üçüncü köprüye Yavuz Sultan Selim adını.
Sultan hazretleri 1514 Alevi kırımından sonra Suriye'ye girmiş ve 24 Ağustos 1516'da Halep yakınındaki Mercidabık'ta Türk kökenli Memlukileri yenerek Mısır'a doğru yola devam etmişti. Ocak 1517'de Kahire'ye giren Sultan hazretleri İstanbul'a Müslüman âlemin halifesi olarak dönmüştü. Hilafet Haziran 1924'e kadar Osmanlı'nın tekelinde kalmıştı.
Ama ne hikmet ise hiçbir Osmanlı sultanı halife olmasına karşın Mekke'ye gidip  hacı olmayı düşünmemişti.
Peki bunları neden anlatıyorum?
Bazıları batı deyimi ile Sultan hevesli İmam Hatipli Erdoğan ile İmam olan  Fethullah Gülen arasındaki çekişmenin içeriğinde bu sultanlık-halifelik işinin de olabileceğini düşünür.
Biz ise farklı boyutları da olan bu çekişme olasılığını bir yana bırakarak Erdoğan için yeni bir rakipten söz etmek istiyoruz.
IŞİD lideri Bağdadi.
Adam önce kendini halife ilan etti. Sonra da harita yayınladı. Haritaya göre Emevi, Abbasi ve Osmanlı topraklarının tümü yeni İslam devletinin sınırları içinde.
İspanya dahil.
Belki de Halife hazretleri Başbakan Erdoğan'ın iki hafta önce kendini Tarık Bin Ziyad'a benzettiğini duymuştu. Ama her nedense Bağdadi yine Başbakan Erdoğan'ın andığı 'Kürt kökenli' Selahaddin Eyyubi'yi duymazlıktan gelmişti.
Herkes yeni halifenin harita üzerindeki imparatorluğunu konuşurken bu kez adam başka bir sürpriz ile karşımıza çıktı.
Başbakan Erdoğan'ın adını köprüye verdiği Yavuz Sultan Selim'e özenmek.
IŞİD'in geçen hafta yayına başlayan elektronik gazetesinin adı :
Dabık.
Araplar Mercidabık'a yalnızca Dabık der.
Anlaşılan Yeni Halifemiz Bağdadi Mısır ve Suriye rüyasını gerçekleştiremeyen Erdoğan'a tarih üzerinden bir mesaj göndermek istemiş:
'Selim'in torunu olarak senin yapamadıklarını ben yapacağım'.
Bağdadi ' Mercidabık'tan  yola çıkarak Suriye ve çevresindeki ülkeleri kontrol ettikten sonra Mısır'a uzanacağım ve Selim gibi Kahire'de Halife olacağım. Halifenin olduğu yerde sultanlara yer yok. Çünkü İslam tarihinde halifeler  her ülke için valiler atar' der gibi.
Osmanlı torunu Başbakan Erdoğan'ın Peygamber sülalesinden geldiğini söyleyen Bağdadi'nin bu fantezilerine ne der bilinmez ama Bağdadi'yi kızdırmamak için özenli davrandığı ortada.
Musul'da kaçırılan konsolosluk görevlileri ile ilgili son yumuşak konuşmaları bu özeni yansıtıyor.
Neyse ki Başbakan İstanbul'da yerleşik Irak eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık Haşimi gibi Musul'u işgal eden IŞİD ve yandaşı güçlerin militanlarına 'Sünni halkın devrimcileri' demiyor.
Demiyor ama 'Alevi' Esad'ın ayakta kalmasını sağlayan Şii Maliki'den kurtulmak için IŞİD'in başını çektiği 'Sünni halkın ayaklanmasına' her alanda yardım ediyor.
Tıpkı Suriye'de IŞİD paralelindeki Nusra'ya yardım edip her türlü destek sağladığı gibi.
Sesinizi duyar gibiyim: Bu kadar da hayal kurulmaz
Hayır dostlar bunlar hayal değil.
Alın size yeni bir haber : Bağdadi'nin halifeliğini kıskanan Kaide'nin Suriye kolu Nusra'nın lideri Colani, Halep'te İslami Emirlik ilan etti.
Dostlar ben bunları magazin tadında yazmıyorum.
Yazdıklarım söylem ve eylemi ile kesin doğru tesbitlerdir.
Ben 'Arap Baharı'na üç yıl önce Kanlı Bahar dediğimde bildik çevreler karşı çıkmıştı.
Ben üç yıl önce daha IŞiD ortada yok iken radikal İslamcıların Suriye ve Irak'ta bu hale geleceğini yazıp anlattığımda 'Alo Fatih' kurbanı olmuştum.
'On yıl önce IŞİD diye bir örgüt çıkıp lideri halife olacak ve Yavuz Selim'e özenecek' demiş olsaydım acaba ne derdiniz?
Dikkat edin : Yavuz Selim için Sultan demedim.
Çünkü Bağdadi hazretleri çok kızar!
Durduk yerde bir de Halife'den  'Alo Fatih' yasağı almayalım.
Üstelik sırada başkaları var : Fas kralı anayasal tanım olarak Emir elmüminin'dir.
Tıpkı 1996'da CIA, Pakistan ve Suudi İstihbaratı tarafından Kabil'de iktidara getirilen Taliban lideri Molla Ömer gibi.
Tıpkı CIA, Pakistan ve Suudi istihbarat örgütleri tarafından Kaide'nin başına getirilen Usame Bin Ladin gibi.
'Zavallı' Halife olamadan öldürüldü.
Yerine ılımlı Zavahiri, az daha sert Colani ve en hakikisi Bağdadi getirildi.
Bakalım daha kimler kimler çıkarılacak karşımıza.
Coğrafyamız maşallah çok verimli
Verim yeterli gelmezse İsrail'in hormonlu ve GDO'lu tohumları imdada yetişir.

 

yurtgazetesi

Hüsnü MAHALLİ | Tüm Yazıları
Hits: 1276