Paradigmalar Değişirken. 'Sen Ne Yapıyordun?'

~ 02.04.2013, Emre KONGAR ~

Sevgili okurlarım, her bilim dalı ve elbette toplumsal bilimler de kendi özel dilini, jargonunuüretir.

Paradigma da öyle üretilmiş bir terim:

Esas olarak, sınıflandırma, kategorizasyon mantığı demek:

Bir durumu, bir varlığı, bir süreci anlamak için, orada önemli rol oynayan faktörleri, belli bir mantığa, görüşe göre sınıflandırmak, her bilim dalının ana işlevlerinden biridir

Çünkü karmaşık doğal ya da toplumsal gerçeklere ancak böyle, belli bir yaklaşıma bağlı sınıflandırmalarla ulaşılabilir.

Zamanın ruhu da böyle, üstelik hemen hemen aynı anlamda bir terim:

Esas olarak egemen ideolojiyi veya egemen bir eğilimi vurgular.

Bu terimleri kullanmayı köşe yazarları da sever

Asıl söylemek istediğim şu:

Dünya değişiyor, Ortadoğu değişiyor, Türkiye değişiyor

Siz ister zamanın ruhudeyin ister paradigma”, siyasal ve toplumsal durumlardeğişiyor!

Bu değişmenin günümüzdeki belirleyicisi, ana itici gücü de Amerika Birleşik Devletleri.

Ama başta siz okurlar olmak üzere, başka belirleyiciler de var!

***

Her değişme için baştan iyidir ya da kötüdür demek olanaklı değil

Her değişme sürecinde, bir başlangıç”, bir sonuç”, ayrıca değişmeden yanave değişmeye karşıgüçler vardır.

Kendi konumumuzu, başlangıcı, sonucu ve bu güçleri iyi irdeleyerek belirlediğimiz takdirde,“iyive kötüyargıları ile birlikte, alacağımız tavır da anlam kazanır.

Bu tavrı, daima güçlü gördüğünden yana belirleyenlere gerçekçiya da fırsatçıdenir; ama bunlar her zaman kazanamayabilirler

Tavrını doğru ve haklı gördüğünden yana belirleyenlere de idealistdenir genellikle; ama bunlar da her zaman kaybetmeyebilirler!

(İdealistlikten oportünistliğe geçenlere de dönekdenir ama bu terim şimdilik konumuz dışında!)

Her değişme, kullandığınız ölçüte bağlı olarak, daima ileriyedoğru olmayabilir, zaman içinde veya sizin ölçütünüze göregeriyedoğru da olabilir

Ayrıca değişmenin diyalektik niteliği bazen istenenin tam tersi sonuçlar da doğurur; bunu da unutmayalım.

Çağımızdaki küreselleşmeyi, özellikle mikrodincilik ve mikromilliyetçilik bağlamında, ortaçağa dönüş yani geriye gidiş olarak niteleyen pek çok önemli yazar ve düşünür vardır

Ortadoğudaki değişmenin istikrarsızlık, kan ve gözyaşı getirdiği artık kabul edilen bir gerçektir

Türkiyedeki değişmenin geleceğini kestirmek ise zordur

Ama bu değişmeyi bizim tavır ve davranışlarımızın da etkileyeceği kesindir!

2 Nisan 2013 - Cumhuriyet

Emre KONGAR | Tüm Yazıları
Hits: 1432