Müstahak!

~ 02.01.2013, Cevher KANTARCI ~

2012’nin en önemli fotoğraf karelerinden biri, Ulu Hünkârıma kürsüde Arap kıyafeti giydirilmesi idi!

Arap kıyafeti öyle herkese yakışmaz!

Ama Ulu Hünkârıma pek yakıştı!

Ulu Hünkârım yıllar önce de “Amaca ulaşmak için gerekirse papaz elbisesi bile giyerim” demişti!

Nitekim giydi de..

Amerika’da bir Katolik üniversitesinde, şerefine düzenlenen törende kendisine papaz kıyafeti giydirildi!

Hünkârım pek de mutluydu o kıyafetin içinde, gülümsüyordu!

Hedefe ulaşmıştı!

O da kesmedi, önce Yahudi nişanı aldı, sonra “Van minit” ayarını verdi!

Verdi ama Filistin’e kan kusturan İsrail ile ticaret tam gaz!

Bana sorarsanız, Ulu Hünkârımın o kıyafeti giymesi önemli değil ama esas mesele o kıyafetin ona giydirilmesi!

Çünkü o kıyafet, o bölgede yaşayan Arap kökenli kardeşlerimizin yerel giysisi “aba”dır ve onların kültürünü temsil eder!

Bir bölgeye giden önemli kişiye yerel kıyafet giydirilmişse, bu ona verilen önemin ve gösterilen sevginin simgesidir!

İşte zurnanın zırt dediği durum da bu zaten!

Ulu Hünkârım, kürsüden orada toplanan vatandaşlara elektrik çalmamalarını tavsiye etti!

Oralarda kaçak elektrik kullanıldığı bir gerçek!

Kışın dondurucu soğuğunda, eve aldığı kaçak elektriği Bulgar somyasına bağlayıp, koca bir elektrik sobası icat ederek ısınan vatandaşlarımızı seyretmiştik televizyonlarda!

Bir insanın çoluk çocuğunun yaşadığı evde bu kadar tehlikeli bir soba yakması olacak iş mi?

Demek ki, Ulu Hünkârımın tebaası geçinemiyor ve kaçak elektrik kullanıyor!

Zaten normal elektrik parası ödeyenler, elektrik şirketlerinin kaçak enerji zararını faturalarda kuzu kuzu  karşıladıkları için, firmaların pek umurunda değildi!

Şimdi esas mevzu şu..

Ulu Hünkârım bence o “tarihi” konuşmasında, tebaasına hırsızlığın haram olduğu vaazını verirken, bekledim ki topluluktan kuvvetli bir protesto yükselsin!

Çünkü koca bir şehrin insanları, televizyonlar aracılığıyla tüm Türkiye karşısında töhmet altında kalıyordu!

Bunların hepsi de, kaçak elektrik kullanmıyordu ya!

Tam tersine Ulu Hünkârımı kuvvetle alkışladılar!

Ertesi gün gazetelerin şiddetle eleştirmesini, bekledim!

Tek satır yok!

O zaman buradan yazamayacağım o meşhur fıkradaki gibi, Ulu Hünkârım bize müstahak!

Ulu Hünkârımın aldığı yüzde 49 oy az bile!

Bir gün kürsüye çıkıp suratımıza tükürürse, anlayın ki ebediyen başımızda payidar kalacaktır!

(Yurt Gazetesi)

Cevher KANTARCI | Tüm Yazıları
Hits: 1208