ÖDLEK BADEMLER

~ 23.10.2012, Rıfat SERDAROĞLU ~

Darbeleri ve Muhtıraları İnceleme Komisyonunda tam bir komedi oynanıyor.

Lâik Cumhuriyetin köküne dinamit koyan şeriat savunucuları, İstanbul Büyükşehir Belediyesinde yolsuzluk yapanları savunanlar, Amerikan Vatandaşı olup Türkiye’ye irtica satmak isteyenler, yalaka gazete patronları, Sivas’ta insanları diri-diri yakanları savunanlar, sadaka dolandırıcıları, travestiler, homo olduğunu söyleyen hahamlar hepsi sıraya girmişler, akıllarına geleni söylüyorlar.

Bunların hepsi kendilerini, üzerinde demokrasi yazan beyaz elbise giymiş bakire gibi saf ve temiz göstermekte ustalar. Oysa bunların hepsi kırk baharın otunu yemiş kaşalotlardır.

Hasan Hüseyin Ceylan;  Zamanında Refah Partisinin sözcüsü idi. Avrupa’da yaşayan gariban Müslümanlara camilerde nutuklar atarak para toplamada çok usta idi.

Bir ara Tayyip Erdoğan’ın Pilot Albay, kendisinin de Pilot Binbaşı olarak uçabileceklerini bile iddia etmişti!..  Dili fazla uzayıp, Şevki Yılmaz’la partilerinin kapanmasına sebep olunca Erbakan tarafından kenara itilmişti. Ağzı iyi laf eder, gerçek yüzünü bilmeyenleri ikna etmede başarılıdır.

Deniz Feneri davası sanığı ve RTÜK eski Başkanı şimdiki Kanal 7 Genel Müdürü Zahit Akman ve Başbakan Erdoğan’ın akrabası-Kanal 7’nin sahibi- yeni inşaat şirketi sahibi Zekeriya Karaman ile birlikte, Ankara Armada İş Merkezinin sahiplerindendir. Çok zengin biridir.

Giydiği İpek takım elbisesi, kuaför elinden çıkmış saçı-sakalı, manikürlü elleri ile moda dergisinden fırlamış gibi duran Ceylan;  9.Cumhurbaşkanı Demirel’den, zamanın komuta heyetine kadar herkesi suçlayarak, “askerler Erbakan’a omuz attı, onu döveceklerdi” diye saçma bir iddiada bulundu!..

Ceylan gözlü Hasan Hüseyin, neden 15 yıl sustun? Madem böyle bir olay vardı, niçin daha önce konuşmadın?  Hadi 28 Şubat’ta, sokakta pazar iznine çıkmış asker görsen bile fellik-fellik kaçıyordun bunu anladık. AKP’nin iktidar olduğu 2002’den beri neden konuşmadın? Sizlerin yiğitliği 15 senede bir mi aklınıza geliyor?

28 Şubat’ın en büyük mağduru rolünü Nazlı Ilıcak’ın yönetmenliğinde oynayan Merve Kavakçı ise, devamlı olarak başörtüsü sebebiyle milletvekilliğinin düşürüldüğünü söyler.

Söylemesine söyler de, izinsiz olarak Amerikan vatandaşı olduğunu, Amerika’nın çıkarlarını korumak için yemin ettiğini saklar ve milletvekilliğinin bu yüzden düşürüldüğünü bir türlü söylemez.

Kendisi uzun zamandır Amerika’da lüks içinde yaşar.

Bu ödlek bademlere “adamlık” nasıl olur onu gösterelim. Adamlık; kendisine ve düşüncelerine hakaret edildiğini düşündüğünüz anda, korkak tavuklar gibi sinip-saklanmak değildir.

Adamlık, bizim yaptığımız gibi AKP’nin en güçlü olduğu, Erdoğan’ın “Tek Adam” olduğu bir anda onların yanlışlarını açıkça eleştirmek ve inandığımız lâik Cumhuriyete- Atatürk’e- Çağdaş Türkiye’ye yürekli bir şekilde sahip çıkmaktır.

Sizler ancak iftira atmasını, insanlara dijital tuzaklar  kurup zindanlara kapatılmalarını sağlamayı ve çok çabuk zenginleşmesini bilirsiniz, hem de gariban Müslümanların sırtından, sadaka paralarından!...

(Yurt Gazetesi)

Rıfat SERDAROĞLU | Tüm Yazıları
Hits: 1200