Çağdaş Türkiye Çağrısı

~ 16.07.2012, Yakup KEPENEK ~

Bir yıl önce yapılan genel seçimlerde üçüncü kez işbaşına gelen AKP iktidarı, ülkeyi, insanlığın kazanımı olan evrensel değerlerden hızla uzaklaştırmaktadır.

Toplumsal yapının bağlantı telleri olan hukukun üstünlüğü; hukuk devleti; eşit ve adil yargılama; bağımsız ve tarafsız yargı yok olmaktadır. Eğitim, bilim, sanat ve kültür tümüyle siyasetin baskısı altına alınmakta; doğal ve tarihi çevrenin yağmalanması yoluna gidilmektedir. Düzensiz yapılaşma kentsel yaşamı kalitesizleştirmektedir. Sendikalar başta olmak üzere her türlü toplumsal kuruluşların ve sermaye örgütlerinin AKP destekçisi olmasına çalışılmaktadır. Özerk üniversite ve diğer bilim kurumları; bilimsel araştırma özgürlüğü; özgür medya gibi demokrasinin yaygınlaşmasını ve derinleşmesini sağlayacak kurumsal süreçler korku ortamı yaratılarak baskı altına alınmaktadır. Diyanet İşleri Başkanlığının ortak yaşama giderek daha fazla karışması, yalnız din ve inanç özgürlüğünü değil, diğer hak ve özgürlükleri de sınırlayıcı bir ağırlık kazanmaktadır. AKP sultası, özel yaşama saldırı noktasına varmış bulunmaktadır. Türkiyenin taraf olduğu uluslararası anlaşmalar hızla hiçe sayılmakta, güdümlü dış politikada Türkiyeye düşman ülkeler yaratılmaktadır.

***

Niteliği gereği geleceğe değil, geçmişe bakan AKP iktidarı, insanın özgürleşmesi, devletin demokratikleşmesi, toplumsal yapının kurumlaşması ve bilimsel bilginin yol göstericiliğinde gelişmesi süreçlerini tümüyle bir tarafa bırakıyor.

Türkiye, bu olumsuz süreçten mutlaka kurtulmalıdır.

Bir ilk adım olarak, yarın toplanacak CHP kurultayı, AKP uygulamalarını bir bütün olarak değerlendirip, aşağıda sıralanan ve kuşkusuz tartışılarak daha da geliştirilebilecek görüşleri içeren bir öneriler demetini iç ve dış kamuoyuna sunmalıdır.

Cumhuriyetin kuruluş değerleri ve çağdaş solun ana ilkelerini temel alan CHP kurultay delegeleri olarak bizler, bu gidişi onaylamayan tüm yurttaşlarımızı ve kuruluşları, aşağıdaki ilkeler çerçevesinde işbirliğine ve dayanışmaya, yurtta ve dünyada barış içinde gelişen çağdaş bir Türkiye için el ele vermeye ve Türkiyenin kaderi AKP değildir demeye çağırıyoruz.

1. Hukukun üstünlüğü; bağımsız ve tarafsız yargı, bütün yönleriyle kurumlaşmalı ve hukuk sistemi topluma güven veren bir özellik kazanmalıdır.

2. Herkesin özel yaşamının, konutunun ve kişisel haberleşmesinin dokunulmazlığı esas olmalı; nereden gelirse gelsin bu alanlara yapılan saldırıları önleyecek yasal düzenlemeler bir an önce yapılmalıdır.

3. Toplumsal geleceğimiz yönünden vazgeçilmez olan çocukların ve gençlerin yaratıcı yeteneklerini özgürlük içinde geliştirecekleri insan aklının özgürleşmesini sağlayacak bir eğitim düzeninin oluşturulması ve eğitimde bilimsel bilginin yol göstericiliği alınmalı; üniversite özerkliği ve akademik özgürlük tüm yönleriyle sağlanmalıdır.

4. Özgür basın yayın, demokrasinin ana dayanaklarından biridir. Basın-yayın üzerindeki her türlü korkutucu baskının bir an önce kaldırılması ve basın çalışanlarına iş güvencesi sağlanması gerekir.

5. Sanatsal ve kültürel yaratıcılığın üzerindeki baskılar kalkmalı; hangi kişi ve çevreden gelirse gelsin sanata ve sanatçıya yönelik saldırılar kesinlikle durdurulmalıdır.

6. Merkezi ve yerel kamu yönetimleri, düşünce, siyasal görüş, cinsiyet, etnik köken, dil, din ve inanç, mezhep, ekonomik ve toplumsal durum farkı gözetmeksizin tüm kişi ve kuruluşlara eşit uzaklıkta olmalıdır. Kamu yönetim birimlerinin iç işleyişlerinin de aynı ilkelerle, uzmanlık ve hizmet kalitesi öncelikli çalışması ilke edinilmelidir. Bu bağlamda her türlü kamu ihalesinin, açıklık, eşitlik, kalite ve ucuzluk ilkesine göre yapılması sağlanmalı; kamu kaynaklarının, AKP yanlısı sermaye birikimini artırmak amacıyla ayrıcalıklı kullanılmasına kesinlikle son verilmelidir.

7. Örgütlenme özgürlüğü üzerindeki sınırlamalar demokratik ilkelere uygun olmalı; sendikalar, dernekler, meslek oda ve birlikleri üzerindeki doğrudan ve dolaylı baskılara bir an önce son verilmelidir.

8. Devletin demokratikleşmesi, siyasi partilerin demokratik bir işleyişe kavuşmasına bağlıdır. Siyasi partiler ve seçim yasaları bu doğrultuda değiştirilmeli; seçim barajı düşürülmeli; siyasetin finansmanı açık ve denetlenebilir olmalıdır.

9. Ülkenin yeraltı ve yerüstü doğal kaynaklarının kullanımı, toplum yararı ve sürdürülebilir kalkınma ilkelerine göre ve bu varlıkları gelecek kuşaklara aktaracak bir anlayışla programlanmalı; kentsel ve kırsal yerleşim birimlerinde yaşam kalitesi yükseltilmeli; tarih ve kültür varlıkları korunmalıdır.

10. Sıralanan ilke ve hedeflerin tamamlayıcısı olarak, sağlıklı bir gelişme ve ilerleme için Birleşmiş Milletler, Uluslararası Çalışma Örgütü ve Avrupa Birliğinin uluslararası sözleşmelerde yer alan hak ve özgürlükler ülkemizde eksiksiz uygulanmalıdır”.

Seçeceğimiz CHP yönetiminin bu doğrultuda somut adımlar atmasını istiyoruz!

(Cumhuriyet)

Yakup KEPENEK | Tüm Yazıları
Hits: 1532