1. Cumhuriyet'in ruhuna Fatiha!!!

~ 03.08.2011, Hasan PULUR ~

Oh oh, eskilerin deyimiyle “dideler-ruşen” yani gözümüz aydın...  Yıllardan beri dilimizden düşmeyen, lakin kimi korkaklıktan, kimi “belli olmaz!” diye çekindiğinden, kimi “hadi canım sende!” deyip kendilerini tatmin edenler artık gerçeği gördüler.
Milliyet yazarı Aslı Aydıntaşbaş gerçeği gördü ve yazdı, hem de Londra’dan...
1 Ağustos 2011 tarihli yazısında açıkça ilan etti:
“Gerçek şu ki, artık 1923’te kurulan ve askerin garantörlüğünde laik bir rejim öngören 1. Cumhuriyet dönemi kapandı. Kötü değil, tam tersine tarihin akışıyla uyumlu.”
* * *
Genelkurmay Başkanı ile kuvvet komutanlarının emekliliklerini istemesi Birinci Cumhuriyet’in sonuysa, herhalde İkinci Cumhuriyet’in de başı olacak.
* * *
Birinci Cumhuriyet nasıl kurulmuş?
“Askerin garantör- lüğünde laik bir rejim.”
Ehhh, demek miadını doldurmuş “HEK”e havale...
“HEK” ne demek?
Biz askerdeyken öğrenmiştik, bir malzeme kullanılmaz hele gelince “HEK”e ayrılır; “HEK”, “hurda, enkaz, köhne” kelimelerinin baş harfleri...
* * *
Herhalde “1. Cumhuriyet’in veda” mesajı da, giden Genelkurmay Başkanı Koşaner’in silah arkadaşlarına yayınladığı mesaj olmalı...
Koşaner ne diyor, belki okumadınız, tarafsız gazetelerimizde(!) ve yandaş televizyonlarda pek yer bulamadı...
“HALEN 173’ü muvazzaf 250 subay tutuklu. Tutuklamaların evrensel hukuk kurallarına uygun olduğu söylenemez.
HAKKINDA hiçbir kesin yargı kararı bulunmayan 14 general-amiral ve 58 albay bu YAŞ’ta değerlendirmeye girme hakkını kaybetti.
SORUŞTURMA ve tutuklamaların amacı TSK hakkında bir suç örgütü izlenimi yaratmaktır.
BU durumun önlenmesi için yetkili makamlar nezdindeki girişimler dikkate alınmadı.
BÖYLECE personelimin hak ve hukukunu koruma sorumluluğumu yerine getirmeme engel olundu.”
Sayın yazarın, “askerin garantörlüğünde kurulan” laik rejim diye adlandırdığı              1. Cumhuriyet, Genelkurmay Başkanı’nın bu ibret-amiz yakınmasından sonra, fiilen sona ermiş olmaz mı?
* * *
Muhabirler, yazarlar yazı işlerinden şikâyet ederler “Yazımıza yanlış başlık atmışlar, anlamı değişmiş” derler.
Sayın Aydıntaşbaş’ın “Yaşananlar tam tersine ordunun bir anlamda ‘havlu atması’, siyasi gücü iyice azalan, hatta belki de ‘sıfırlanan’ bir kurumun, kendisine yapılan haksız adli uygulamalar karşısında son çare olarak kenara çekilmesidir. Kibir değil onurla ilgili. Güç gösterisi değil çaresiz bir haykırış” dediği yazının başlığı “1. Cumhuriyet bitti mi?” demek yanlış olmaz mı, kuşkuya ne hacet?
“Cümlenin gözü aydın” demek varken!
Görelim Mevla neyler, neylerse güzel eyler!

(Milliyet 03.08.2011)

Hasan PULUR | Tüm Yazıları
Hits: 1703